Çevremdeki birçok kişi ya cafe açmamı istiyor ya da kitap yazmamı istiyor. Cafe fikrine kesinlikle karşıyım onu hemen bütün gerekçeleriyle açıklıyorum. Kitap için de ‘o da olur bir gün’, ‘kısmet’, ‘bakarız’ gibi cevaplarım hazır. Lukapu‘daki sevgili arkadaşlar bakmışlar ki benim kitap çıkartmak gibi bir niyetim, çalışmam yok bari biz kendi kitabımızı kendimiz yapalım demişler. Bir […]DEVAMI

Şu ekranın karşısına oturup yazılar yazmaya başlayalı 10 koca yıl geçti… Herşey bir gece brokoli çorbası tarifi kaybolmasın diye başladı desek yeridir. Merak edenler için hikayesi burada. Bu 10 yılda neler neler oldu. Her şeyi burada sizlerle paylaştım. Üzerinde konuştuk, yazıştık, güldük, eğlendik, öfkelendik. Güzel günlerimiz de oldu, kötü günlerimizde… Bugün devletsah.com’un 10. yaşgününü kutlayacağız. […]DEVAMI

Evlendiğimizde eşimin bekarken aldığı kurutmalı çamaşır makinasını kullanıyorduk. Ben makinayı camdan atmadan başka bir ikinci el makina sahibi olduk. Yurtdışına tayini çıkan kayınbiraderim eşyalarını eşe dosta veriyordu. Bizim kısmetimize de seyahatleri sebebiyle ben diyeyim 10 siz deyin 15 kere kullandığı çamaşır makinası düştü. Alırken beraber seçtiğimizden pek üzerinde durmadım. Zaten yoğun çalışma tempomda makinayı değiştirmeyi […]DEVAMI

Çevreye ve geri dönüşüme ne kadar duyarlı olsam da kağıt havlu kullanmaktan vazgeçemiyorum. Bu kadar koşuşturmanın içinde hayatımı bir nebze olsun kolaylaştırıyor. Detarjansız, çamaşır suyu kullanılmayan bir hayatta salçalı yemek lekeleri, boya kalemlerinin izleri öyle kolay kolay çıkmıyor. En azından satın alırken çeyrek dilimli havluları tercih ediyorum. Fakat benden başka çeyrek dilim kullanan olmuyor. Bu […]DEVAMI

Yediğiniz meyvelerin çekirdeklerini ne yapıyorsunuz? Ben tezgahımdaki bir kumbarada biriktiriyorum. Kumbara dediğime bakmayın. Ağzı açık bir kaseden bahsediyorum. Limonların, avokadoların, elmaların, hurmaların çekirdeklerini soyarken, dilimlerken buraya atıyorum. Miktar artınca bir poşete koyup yanıma alıyorum. İşte zor kısım bundan sonra başlıyor. Bu çekirdekleri dikecek uygun yer bulmak epey zor. Çim biçme makinalarına kurban gitmeyecekleri bir nokta […]DEVAMI

Bir kaç aydır orta okuldan beri arkadaşım olan Beyhan ile küçük bir proje üzerinde çalışıyorduk. Faber-Castell’in renkli dünyasını, çocukların hayal dünyası ile birleştirmek üzerine. Bu üçlüye Nazlı da katılınca Voltran’ı oluşturduk diyebilirim. Şubat tatilinin ilk salısında çoğunluğu çocuktan oluşan kalabalık bir grup İstanbul Oyuncak Müzesinde buluştuk. Annelerin hepsinin gözlerinde ‘küçücük bir salonda, 4 saat, bu […]DEVAMI

Sufi’ye Samed Behrengi’nin Küçük Kara Balık kitabını okuduğumda doğalı bir kaç ay olmuştu. Evet itiraf ediyorum bazı yerlerini sansürlemiştim. Ve hala aynı yerleri okurken sansürlemeye devam ediyorum. Özgür ruhlu olmak, merak etmek, hayallerinin peşinde koşmak denilince açıkçası aklıma gelen ilk kitaplardan birisi oluyor. Bir kaç hafta önce çok sevdiğim bir arkadaşım hadi bir oyun seçin […]DEVAMI

Market alışverişlerinde açık ara en çok dikkat edilen konu herhalde son kullanma tarihi. Kimleri içinde ne olduğunu önemsemesede son kullanma tarihine oldukça dikkat ediyor. Ben her ikisi konusunda da hassas olmaya çalışıyorum. O yüzden market alışverişi bitmek bilmiyor. Okuyorum okuyorum okuyorum… Yiyeceklerin, kozmetik ürünlerin, pillerin, ilaçların herşeyin bir tüketim ömrü vardır. Ve bilinmesi gerekirki bütün […]DEVAMI

Herhalde Sufi’nin açık ara en sevdiği kitaplardan birisi Tostoraman nam-ı diğer The Grufallo. Sık sık en sevdiğim yemek ‘üzerine Devyetşah konmuş bir dilim ekmek’ ya da ‘en sevdiğim yemek Barış külbastı’ dediğini duyarız. Sevdiği kişilere bu şekilde takılmayı çok sever. Ne yalan söyleyeyim Tostoraman’ı ben de çok seviyorum. Minicik bir farenin aklını kullanarak kendisinden onlarca […]DEVAMI

Bilmem bilir misiniz bir hadis vardır ‘söz vücud bulur!’ Ya da atalarımızın dediği gibi ‘bir şeyi kırk kere söylerseniz olur.’ Çok inanırım. O yüzden hep iyi ve güzel şeyler temenni etmeye çalışırım. Duaya ve duanın gücüne inanırım. Beddua etmeye karşıyımdır. Bana müslümanların, hristiyanların, musevilerin, budistlerin onların bunların ortak olarak huzur, mutluluk, sağlık dilediği bir gün […]DEVAMI

Alışverişe giderken yanıma mutlaka Sufi’yi alıyorum. Neredeyse bütün marketi, pazarı dolaşıp herşey hakkında konuşuyoruz. Bu nedir, şu nedir, bundan alalım, bunu sevmiyorum. Onlarca şey hakkında yorum yapıyor. Onu en çok etkileyen haliyle film karakterli paketler oluyor. En uzun onlar hakkında konuşuyoruz. Meyve, sebze işinde durum çok karışık. Mesela her yerde bizimkisinin çok sevdiği çeşit çeşit […]DEVAMI

Çevreme bakıp, yolunda gitmeyen şeyler görüp, biraz altını eşelediğimde sebep hep eğitimsizlik, cahillik çıkıyor. Ve maalesef bazılarını mazur görmek zorunda kaldığım cahillikler var. Cahillik nasıl mazur görülür demeyin. Babam hep anlatır: ‘Bizim köyde ilkokul 3. sınıfa kadar okul vardı. 3. sınıftan sonra beni başka köyde okula verdiler. Sabah ezanıyla beraber, kapkaranlık havada, dedenle yola çıkardık. […]DEVAMI