Enteresan bir çocuk
Hani derler ya tüm hayatım film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti… İşte ‘Up – Yukarı bak’ filmini seyrederken bana da öyle oldu.
Evet, enteresan bir çocuktum. Dağlara taşlara tırmanmayı sever, kedileri köpekleri mıncıklar, kuşları böcekleri yakalayıp incecik detalarını incelerdim. İlkokul yıllarında astronot olmak isterdim. Jules Verne kitaplarını defalarca okuyup hayallere dalmayı severdim. Deniz yatağında uzanırken Nautilus ile gezindiğimi düşünüp, denizin derinliklerini merak ederdim. Limandaki kayaların aralarına girip, dünyanın merkezine doğru seyahatte olduğumu farz ederdim.
Evet, enteresan bir çocuktum. Harçlıklarımı biriktirip bir mikrokop almıştım. Bahçemizdeki güllerin dikenlerini inceler, kırmızıların koyu renk, pembelerin açık renk dikenli oldukları gibi bilimsel (!) sonuçlar çıkartırdım. Kedilerin, köpeklerin tüylerini mikroskopta gördüğüm hali ile kağıtlara çizer, anneme bulduklarım hakkında saateler süren konferanslar verirdim. Alacalı kedilerin her renk tüyünden kopartıp inceleyeceğim diye düştüğüm halleri siz hayal edin.
Evet, enteresan bir çocuktum. Kardeşim ve arkadaşlarını sandıklardan yaptığım masalara oturtur, keşif notlarımı, kalın olsun diye kibrit kutusu büyüklüğünde kağıtlara kopyalattırarak, ‘bilim dergisi’ çıkartırdım. Satışından kazanacağım paralarla mikroskobuma yeni parçalar alacağımı düşünerek, yeni tüyler, yeni çiçekler peşinde koştururdum.
‘Yukarı Bak – Up’ filmindeki Russell bu puslu tatil gününde bana eski günlere açılan rengarenk bir kapı araladı.
Çocukken astronot olmak istemek! Yazınızı okurken tüylerim ürperdi, dürüstçesi ne diyeceğimi bilemedim. Nutkum tutuldu yine 🙂
Çok memnun oldum…
tatlım evet bende bu filmi merak ediyorum en kısa zamanda gidicem biraz araştırayım kızımıda sence götürmelimiyim filmi izleyen bri olarak ne dersin kızım 5 yaşında
bu arda senden haberler nasıl ne zaman süprizler…
Enteresan değil, “adam olacak çocuk” muşsunuz…
sinamaya gitme şansım olmadıgı için tv ye gelmesini beklemek zorundayım.mutfak sohbetlerinin bakımı ne zaman bitecek 1 haftadır beklemedeyiz cevap verirsen memnun olucam.
vaalla çoook enteresn
Devletşahcım inan şimdi çok pişman oldum ve keşke dedim. çünkü bugün eşim bizim ufaklığı ilk defa bir sinemaya götürdü ve ben de onlarla gitmeyip markete girip alışveriş yapmayı tercih ettim. şimdi sen böyle yazınca bu filmi kaçırdığıma üzüldüm bak.
ama adam olaacak çocuk da anasının karnında belli olurmuş derler ya senin ne olacağını demek ki o zamanlardan belliymiş.
yazıyı okuyunca birden ben de çocukluğuma döndüm…çok uzak değil gerçi:) ben de astronot olmayı istemiştim hep…sonra ki yıllarda bunun uzak bir ihtimal olduğunu düşünüp pilot olmak da fena değil diye düşünmüştüm…çocuk olmak ne güzel, hep öyle kalsaydık keşke zira biz büyüdük ve kirlendi dünya
🙂 valla bravo. benimde küçükken bir çok hayalim olmuştu . oğlumküçük henüz anlayamaz bu filmi ama ben gitmeyi düşünüyorum açıkçası 🙂
sevigler öpüyorum.
Bu filmde benim kadar ağlayan biri daha olmamıştır herhalde, ben daha çok kendimi Elie yerine koydum, sürekli uzaklara gitme hayalleri kuruyorum ya yaşlandığımda ben de gerçekleştirememiş olursam filan diye… Çok güzel, mutlaka izlenmeli
Sevil;
Bak şimdi… Ben de pek fena oldum. İnşallah görmek istediğimiz yerleri görme, yapmak istediklerimizi yapma fırsatını yakalarız.
Goruntu kalitesi mukemmel bir animasyon soleni
Nihayet bu afacanı izleme fırsatı buldum.Cici kızımda çok sevdi.Şimdi vakit buldukça tekrar tekrar izliyor.”Deniz kızı Ponyo”yu da tavsiye edebilirim.:)))
bu filmi izlediğimde açıkcasıı bayıldımmm. Çok çabuk büyüyor insan ve günümüzde büyüdükçe bir çokşeyin değeri azalıyor ama bu film de çocukluğun masumluğunu büyüdükçe büyük bir sevgiye dönüşmesini izledimmm. İçimizdeki sevgiden uzaklaşmadan ve bazı değerlere sahip çıkarak büyümek dileğiyle :))