Perşembe gecesi Melike’den gelen bir mesaj vasıtasıyla Red Priest denilen bir gruptan haberdar oldum. İnternete girip araştırdığımda flüt, keman, viyolonsel ve klavsenden oluşan bir İngiliz dörtlüsü olduklarını öğrendim. Açıkçasını söylemek gerekirse bu kadar seveceğim aklıma gelmemişti.

Dün akşam Melike ile Meb Å?ura Salonunda buluştuğumuzda ne dinleyeceğimiz konusunda pek fikrimiz yoktu. Tek bildiğimiz -ki konsere gitmeyi kabul ediş nedenim- Vivaldi’nin “Dört Mevsimi”ni çalacak olmalarıydı. Ä°lginç bir deneyim olacağı kesindi. Hiç de uygun olmayan bir dörtlü bu kocaman eseri nasıl çalacaklardı? Ayrıca konser ilanında yazan “Başkalaştırılmış Barok”la ne demek istiyorlardı?

Konser klavsenle ve flütle yapılan kuş cıvıltıları ile başladı. Bu Vivaldi’nin ilkbaharıydı. Salondan kuş cıvıltılarının yanında şaşkın kıkırdama sesleri yükseliyordu. Yağmurlu ve serin geçen Ankara günü baharın cıvıltıları ile doldu.

Hiç bu kadar hızlı hareket eden parmaklar görmedim.

Parçalar geçtikçe şaşkınlığım iyice artıyordu. Piers Adams’ın sürekli değiştirdiği çeşit çeşit flütlerine dikkatle bakıp bakıp, acaba başka ne modeller çıkaracak diyordum. Bir yandan da ortaokul yıllarında çalamadığım için neredeyse bütünlemeye kaldığım kırmızı flütümü düşündüm. O küçük deliklerin yerini görüp kapatacağım diye neredeyse şaşı oluyordum. Piers Adams ise parmaklarını o kadar hızlı hareket ettiriyordu ki inanılmazdı.

Konserde yalnızca “Dört Mevsim” çalınmadı. Mevsimlere göre mesela sonbaharda “Cadılar Bayramı” parçaları, kışta “Noel” parçaları çalındı.

Konser sonrasında kulise gittiğimizde sahnede görüldükleri gibi cana yakın ve neşeli bir grupla karşılaştık. Piers Adams bize flütlerini gösterip kısacık bilgi verdi. Konserde 10 farklı flüt kullandığını da bu vesile ile öğrenmiş olduk. Flütlerine sarılıp fotoğraf makinama poz verdiğinde gerçekten onları çocukları gibi görüp, sevdiğini hissettim.

Konserden çok teatral bir şovdu yaptıkları ve çok keyifliydi.

Linkler

• Piers Adams ve Red Priest
• Sitemdeki Barok Müzikler