Ankara'nın Bahar Sürprizleri
Sabah çıktığım yürüyüşte erken saatlerin serin ama üşütmeyen o taptaze havasını çektim içime. Arada yağan karın ardından Ankara’ya gerçekten bahar geldi. İnanın bazı günler canım içeriye girmek istemiyor. Kuğulu parkta oturmak, evde yapıp termosa koyduğum kahveyi içerken kitabımı okumak, etrafı seyretmek zamandan mekandan kopmak istiyorum.
Bu sabah bir iş vesilesi ile yolum Ulus’a düştü. Oralara kadar gitmişken internetten bin bir uğraş ile aldığım Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın Bahar Konseri biletlerini akşam aksilik çıkması ihtimalini düşünerek gişeden teslim alayım dedim. Gişedeki memura adımı, bilet numaramı söylerken kulağıma “Quisas Quisas Quisas” şarkısının melodisi geldi. Daha dikkatli dinlemeye başladığımda canlı çalındığını fark edip, memura içeriye bakıp bakamayacağımı sordum. “Elbette, buyrun. Biletlerinizi çıkarken alırsınız.” dedi. Uçarak içeriye girdim. Salonda akşam hazırlığını yapan orkestra, formaları içinde onları dinleyen 50 kadar ilkokul öğrencisi bir de ben vardım. Bir koltuğa yerleşip kimi zaman kahkahalarla, kimi zaman “Olmadı. Olmadı.” nidalarıyla kesilen yaklaşık bir saatlik müzik şölenine tanıklık ettim. Akşama da sürprizlerin kalmasını istediğimden onlar çalışmalarına devam ederken yavaşça salonu terk ttim.
Aklımda o sıkışık koltuklarda insanın içini kıpırdatan bu müzikleri nasıl dinleyeceğim sorusuyla eve doğru yol alırken başka bir güzellik dikkatimi çekti. Leylaklar… İstanbul bu mevsimde lalelerle, erguvanlarla bezenmişken Ankara da bir leylak şehri oldu. Her apartmanın bahçesinde en az bir leylak var. Kimisinde beş altı tane…
Ankara’ya bahar geldi. Sokaklarda derin derin nefes alıp leylak kokularını içime çekiyorum… Bu gece baharın gelişini, Hıdırellezi tangolar eşliğinde kutlayacağım.
Sevgili Devletşah,
Bahsettiğin yürüyüşleren bir benzerini de ben hafta sonu İstanbul’da yaşayıp sümbüller ile kaynaştım. Kahve içtiğim bir deniz kenarı çay bahçesinde de bir kız elinde kitabı, uzun saatlerden beri orada olduğunu belli edern termosu ile oturuyordu. O kadar özendim ki hemen önümüzdeki hafta sonu ben de kitabımı termosumu alıp denize ineyim demiştim ki senin anlattıklarınla karşılaştım.
Bu akşamki konserinde güzel bir müzik ziyafeti çekmeni dilerim,
Sevgiler,
Gun icinde bu guzel havalarda dolasabildigin icin cok ama cok sanslisin 😉
Kesinlikle Cem Vedat Işık’a katılıyorum 🙁
Bizler bütün gün ancak camdan yada balkona çıkarak alıyoruz bahar havasını, akşam olup da laleleri, erguvanları görmeye çamlıcaya çıktığımızda hava serinlemiş oluyor, gündüz gibi olmuyor.
Bizim içinde gezip dolaş, akşamda bizim içinde eğlen biricik devletşah.
leylagın kokusu buralara kadar geldı….ıstanbul erguvan lale menekse dolu…. bırde kıpkırmızı gelıncıklerle papatyalarla suslu ….bahar nısan yagmurlarıyla ….dallar tomurcuklarla….bır baska ıstanbul bu mevsımde….
ve baskent karlarla ıdı gecen…. hep sarkılara sıırlere bırde vuslata ermeyen asklarla ılham vermıs sehır leylak kokuyor sımdı demek… ve kokusunu hıssettım…o nefıs fotografla… hanı gecmıse goturen bır anlar…hısler…kokular vardır ya….ıste onlardan bırını yasattın bana sayfanı tıkladıgımda…. tesekkurler devletsahcıgım… hep guzellıklerı yakalaman ve bızlerle paylasman dılegı ıle….hep sessız takıp ederdım senı….artık yorum yazmaya basladım…. bu bahar bır sen ….bırde bahar bam telını bır baska tıtretıyorsun….
canım tuzda balıgın tarıfını alamıyorum …. vıdeoyu calıstıramıyorum….yardımcı olursan sevınırım….
sevgili Devletşah,
evet Ankara’ya bahar geldi, gözmüz aydın sonunda 🙂 leylaklar da pek güzeller, görmek lazım..
nice güzel baharlara inşallah 🙂
gorki
Benim leylaklarım açamadı henüz, Ankara’da farklı iklimler yaşanıyor sanırım. Mis gibi leylak kokusu yüzümüze vururken yürümek, baharın en keyifli müjdelerinden. Mevsimlerin yerinin kaymadığı nice yıllar ve baharlar…
ankara yı görmeyeli 3 ay oldu.kuğuluyu son gördüğümde ankara nın artık benim sahiplendiğim ankara olmaktan çıktığını gördüm.
kuğulu da pipo-kahve keyfi gerçekten çok güzel ama termos taşımak,heleki artık rutubetli olan ankara da zor olurdu.
Bahar Deyince Aklıma Polen Allerjim Geliyor..Sayenizde Baharın BaÅka Taraflarınıda Farkettim.O ne Güzel Resim Ãyle..Rengin büyüsündenmi,ÃiçeÄin güzelliÄindenmi yoksa mis kokusundanmı bilinmez içimi huzur Kapladı..Ãzellikle Å?u Aralar KöÅe Bucak KaçtıÄım Bahar Havasını Derin Derin İçime Ãekmek Geldi Birden.İçim Açıldı:)
Filiz hanım;
Aynı dertten ben de muzdaribim… Geçenlerde kendime komik bir çözüm buldum. Elime bir dal nane alıp sokağa çıktım. Koklayarak dolaştım. İlk defa tıkanmadan eve geri döndüm…
Güzel sözleriniz için de ayrıca teşekkür ederim. Aramıza hoşgeldiniz.