Siz hiç ağladınız mı?
Uzun zaman önce kaleme aldığım bir deneme…
Askere giden kardeşinizin, abinizin, sevgilinizin, eşinizin, oğlunuzun ardından siz hiç ağladınız mı? Ben ağladım. Günlerce göz yaşlarım durmadan ağladım…
Peki hiç kendinizi teselli etmek için söylediklerinizin sizi daha çok ağlattığı oldu mu? Bana oldu…
"En azından Bosna’ya gitmiyor. Ya da Kosava’ya, Ya da Çeçenistan’a ya da Filistin’e ya da körfeze… Oralarda savaş var. Dünyada savaş var." deyip kendinizi bırakıp Dünya’ya ağladığınız oldu mu?
Dünya’ya ağlarken düşündükleriniz sizi hiç başka kadınlar için ağlattı mı?
"Bir Boşnak kadını olsaydım, bir Makedon kadını olsaydım ya da Filistinli bir kadın olsaydım… Askere gönderdiği kardeşinin, abisinin, sevgilisinin, eşinin, oğlunun peşinden sesini çıkartamadan bakmak zorunda kalan bir kadın olsaydım. Geceleri uyumak yerine kapısını kırıp girebilecek düşmanı bekleyen bir kadın olsaydım…" diye düşünüp Dünya’yı bırakıp başka kadınlara ağladığınız oldu mu?
Başka kadınlara ağlarken kendinize ağladığınız oldu mu?
Oğlu’nun saçına kınayı yakıp alayına gönderen anayı; kardeşini, abisini, sevgilisini, eşini, oğlunu gözünü kırpmadan Çanakkale’ye, Trablusgarb’a gönderen anaları, ablaları, kardeşleri, sevgilileri, eşleri düşünüp ben neden bu kadar cesur değilim diye kendi aczinize ağladığınız oldu mu? Bana oldu…
Günlerce ağladım… Dünya’ya, geride kalan kadınlara en çok da kendime ağladım…
![](https://pinterest.com/pin/create/button/?url=https://www.devletsah.com/arsiv/siz-hic-agladiniz-mi/&media=https://www.devletsah.com/arsiv/wp-content/uploads/2012/10/131313936_860ec182b7.jpg&description=<p>Uzun zaman önce kaleme aldığım bir deneme… Askere giden kardeşinizin, abinizin, sevgilinizin, eşinizin, oğlunuzun ardından siz hiç ağladınız mı? Ben ağladım. Günlerce göz yaşlarım durmadan ağladım… Peki hiç kendinizi teselli etmek için söylediklerinizin sizi daha çok ağlattığı oldu mu? Bana oldu… "En azından Bosna’ya gitmiyor. Ya da Kosava’ya, Ya da Çeçenistan’a ya da Filistin’e ya […]</p>
"Pin It")
http://ivideo.wordpress.com/2006/08/01/filistinli-kizin-aglatan-feryadi/
Uzaklardan gelen bir dost ile eski gunleri andigimiz; harika gecen ilkokul gunlerinden, liseden resimlere bakip “ne guzel gunlerdi” dedigimiz gunlerin ertesinde….
…bugün katı kalbime ragmen gozumden yas gelmesine engel olamadim.
Gozyasi pinarlarimiz kurumasin.. Gozyaslarimiz sel olup kaskati olan kalplerimizi yumusatsin, arindirsin. Umulur ki hidayet yolunu buluruz.
bu aralar o kadar çok ağlıyorum ki.. sokakta gördüğüm minik kediye, bugün karnını doyurabilecek mi diye.. haberlerde izlediğim savaş görüntülerine, o çocukların acısı ne zaman bitecek diye.. babam için hastaneye gittiğimizde acilin kapısında bekleyen kıza, babası bitkisel hayattan uyanabilecek mi diye.. ağlamak için o kadar çok neden var ki.. bu son günlerde gülmeyi unuttum.. kalbimin ışığı söndü.. böyle bi dünyada yaşayıp, etrafınızda olan bitene aldırmadan yapamıyorsanız gözlerinizdeki yaşlar hiç bitmez..
Sevgili Devletşah!Damarıma bastın desem.Tam da sinirden ağlamam bitti,sustum derken denemeni okudum ve sakinleşmediğimi anladım,tekrar süzüldü gözyaşlarım.Aslında ağlayabildiğime seviniyorum.Gözyaşını sadece kendi canları yandığında akıtanlara inat ağlamak gurur veriyor bana.İnsan olduğumu,duyarsızlığın moda olduğu bugünlerde -maalesef elimden gelen birşey yok dua etmekten başka-birşeylere üzülüp duygulandığımı farketmek avutuyor beni.Sevgiler…
Evet aÄladım..
bende kendim için deÄil baÅka kadınlar için aÄladım
Cengiz Aytmatov ‘un Toprak Ana kitabını kimse gözyaÅı dökmeden okuyamaz. Bir ananın 3 oÄlunu ve eÅini askere yollayıp hiçbirinin geri dönmemesi ve geriye körpecik gelini ile baÅbaÅa kalıÅına ve sonradan gelen diÄer olaylara aÄlamadan durmak mümkün deÄil. Evt neden ben bu kadar cesaretli deÄilim, böyle acıya bu kadınlar nasıl dayanıyor deyip onlar için aÄlıyorsunuz..
Ve “Å??u Ãılgın Türkler ” kitabı o kadar aÄlatmasada( çünkü o bir anlamda tarih kitabıdır) savaÅın getirdiklerini, yaÅattıklarını anlamanızı saÄlar. ve yine gözlerinizi nemlendirir..
güzel bir deneme olmuÅ.Yorum yazmadan geçemedim.
sevgiler
Pinar
evet agladim ama AGLAYINCA sokakta yasayan ama annesinin kucaginda olmaktan mutlu olan minik bebekleri hatirlayip kiziyorum kendime diorum ki AGLAMAK BENIM HAKKIM DEGIL…
Bir erkek olarak bende filistinli, lübnanlı kadınlara ve çoçuklara ağlıyorum. Vicdanı olan her insan ağlıyordur. Bilhassa kadınların ağlamasına dayanamıyorum. Allah kadınlarımızın gözyaşlarını dindirir inşallah. Yüreğine sağlık Devletşah abla.
Denemeniz güzel ve acikli olmus. Bu siteye esim isten gelecek diye yemek tarifi bakmak icin girdim. Ama dayanamadim söyle bir bakayim dedim. Lübnanli, Filistinli kadinlar simdi napiyorlardir kimbilir. Kendimi onlarin yerine koyuyorumda belki simdi esim hic gelmeyebilirdide. O zaman ne pisireyim diye bir endise yerine esime agliyor olurdum. Yemek kimin aklina gelirki. bizimde basimiza gelebilecek bir sey. Yarin türkiyedede bir savasin cikmayacagini kim garantileyebilir. bir savas ciksa kimsede bizi umursamaz diye düsünüyorum. Müslümanlarin ayaklanmamasi ve birbire arka olmamalari beni cok sinirlendiriyor. Elimden birseyler gelmedigi icin kendimden nefret ediyorum. Benim bir bebegim var, filistindeki lübnandaki analarin ölü bebeklerini kollarinda tasigidigini gördügümde gözyaslarimi tutamadim. Insan ana olunca kalbi daha bir baska yaniyor o analarin haline.
kalbin ölmediğinin ve insanın kendisi için hala ümide değer birşeyler olduğunun belirtisidir ağlayabilmek. insanlığı yitirmediğimizin göstergesidir. ama bunun bir ilerisi de gözyaşını içine dahi akıtmadan harekete geçip, ağlatan her ne ise onunla ilgili yapılabilecek ne varsa onu gerçekleştirmektir. ağlamak rahatlatır, ızdırabı dindirir. acaba rahatlayıp ızdırabın dinmesine mi ihtiyacımız var, harekete geçip birşeyler yapmaya mı? bir fiil, bir dua… gözyaşları dualar ve aksiyonla birleştiğinde manasını buluyor ve güzelleşiyor.
Savaş görüntüleri, ağlayan anneler, ölen çocuklar, yoksulluk, güçsüzlük. Gördüklerimiz içimizi burkuyor bizi ağlatıyor ama elimizden gelen sadece bu. Başka birşey yapamıyoruz. Biz sadece ağlıyoruz. Ağlamakla kendimizi rahatlatıyoruz, ağlamamıza neden olan o görüntüler hala devam ediyor. Ben o görüntülerle birlikte elimden birşey gelmiyor olmasına ağlıyorum.
seda_35_cesme@hotmail.com
yukardaki butun yortumlara katiliyorum, sadece bir sey eklemek istiyorum. Aglamak reaksiyonun en zayifidir diye dusunuyorum. Hic olmazsa aglamamiza sebep olan seylere sebep olanlara kolaylik gostermeyelim diyorum
Bunun disinda , bir aile saadetine sahit oldugunuzda , bir gelin arabasi gordugunuzde, bir gencin anne-babasina sefkatle davranip hurmetle konustugunu gorunce, pazarda aliveris yaparken yaninizda pahali oldugu icin almayan birini gordugunuz icin eliniz titrediginde siz hic agladiniz mi? Ben agladim.
Çağla hanım;
Maç seyrederken, sokakta elele yürüyen anne ve çocuğu gördüğünde duygulanan nadir insanlardanım herhalde.
GÃZYAÅ??LARIMIZ DUALARIMIZI SULUYABÄ°LÄ°YORSA ACI GERÃEKLERE MARUZ KALAN KADINLARIN GÃCÃ OLACAKTIR.
evet agladim yillarca agladim agladigim zaman karanliklar benim yalizligimin dostu ,duvarlar sirdasim ve yastigim kucucuk bir gol oldular yillarca .
daha sonra annelik duggusunu tadinca agladim . allah kimseyi uzgun oldugu icin aglatmasin dilerimki insanlar sadece mutluluk gozyasi dokerler
evet ağladım ve bu yazılanları okuduktan sonra daha deriden bir “şükür ya Rabbim” dedim.sayılamayacak kadar çok şey için…..
Tasar Neymen isimli kişinin yorumu hakaret ve küfür içerdiği için kaldırımıştır.
Ben bugün buna aÄladım:(((((
Dilara, kontrplakla örtülen rögarda öldü 1 Mart 2007
Å?efik DÄ°NÃ
Ä°stanbul Å?irinevlerâde Ä°SKÄ° tarafından MVM Ä°nÅaat Åirketine yaptırılan Tavukçu Deresi ıslah çalımaları sırasında, aÄzı kontrplakla kapatılan rögara düÅen 5 yaÅındaki Dilara Dumru, kanalizasyon suyunda boÄularak hayatını kaybetti. Ãzeri kapatılan dere yataÄında yaklaÅık bir buçuk kilometre sürüklenen Dilaraânın cesedi, Ataköyâden çıktı.
Å?Ä°RÄ°NEVLERâde oturan üç çocuk annesi Songül Dumru, dün 8 yaÅındaki oÄlu Servan Dumruâyu Atatürk Ä°lköÄretim Okuluândan almaya giderken 5 yaÅındaki kızı Dilaraâyı da yanına aldı. Eve dönüÅte Tavukçu Deresiânin ıslah çalıÅmasının yapıldıÄı Kerim ÃavuÅ Caddesiânden geçerken, elini sıkı sıkıya tuttuÄu Dilara, üzeri kontraplakla kapatılmıŠrögara bastı.
Basmasıyla birlikte annesinin elinden kayarak çıÄlıklar içinde boÅluÄa düÅtü. Dilara, çıÄlıklar atarak, yüksek debiyle akan kanalizasyonda gözden kayboldu.
Kısa sürede gelen itfaiye ekibi, rögardan aÅaÄı indi ancak Dilaraâyı bulamadı. Bir lokantada garson olarak çalıÅan Muhterem Dumru, korkunç haberi duyup geldiÄinde Dilaraânın hayatından henüz ümit kesilmemiÅdi. Ãırpınarak aÄlayan eÅi Songül Dumruâya sarılıp sakinleÅtirmeye çalıÅtı. Dilara’nın ölümünden kim sorumlu
Belediye
Müteahhit
3. Åık öneriniz varsa tıklayın yorumlara yazın…
Bu sırada itfaiye, kanalizasyon suyunu kesti. Bir ekip kanalizasyon sistemi içinde Dilaraâyı ararken, bir ekip de dere yataÄının açık olan kısımlarında arala yaptı. Dilarânın cesedi yaklaÅık 1,5 kilometre uzakta, Ataköy Ahmet Cömert Spor Salonuânun arka tarafında, dere yataÄında iÅçiler tarafından bulundu. Dere yataÄından çıkarılan kızını kucaklayıp öpen Muhterem Dumru, görevlilere “Ne olur hastaneye yetiÅtirin” diye yalvardı. Doktorlar tarafından öldüÄü saptanan Dilaraânın cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.
Annesi elinden tutuyordu
BeÅ yaÅındaki Dilara, annesi Songül Dumru ile birlikte aÄabeyi Servanâı okuldan almaya giderken çok mutluydu. Dilara, elinden tutan annesiyle sohbet ediyordu. Bir kontraplak levhanın üzerine bastı ve çıÄlık çıÄlıÄa kanalizasyona düÅtü. 5 yıllık kısacık ömrü, burada son buldu.
Uyarı levhası yok
Tavukçu Deresi ıslah çalıÅmalarının MVM Ä°nÅaat tarafından yürütüldüÄü, Tevfik Fikret Caddesi ile Dilaraânın dere yataÄına düÅtüÄü Kerim ÃavuÅ Caddesiânde hiçbir uyarı levhasının olmadıÄı görüldü. Ä°ki cadde de, çalıÅma yapılmasına raÄmen hem yaya, hem de araç trafiÄine açıktı. Atatürk Ä°lköÄretim Okuluânda okuyan yüzlerce öÄrencinin geçtiÄi Kerim ÃavuÅ Caddesi üzerindeki rögarların kimi taÅla, kimi saçla kimi de kontrplakla kapatılmıÅtı. Mahalle sakinleri önlem alınması için belediyeye baÅvurduklarını ancak hiçbir önlemin alınmadıÄını iddia ettiler.
Kanalizasyonda 1.5 km sürüklendi
Dilaraânın cesedi, kanalizasyona düÅtüÄü yerden 1.5 km uzakta, Ataköy Ahmet Cömert Spor Salonuânun arka tarafında, dere yataÄında iÅçiler tarafından bulundu. Dere yataÄından çıkarılan küçük kızın öldüÄü doktor tarafından saptandı.
80 milyonluk inÅaata bir tabela koyamadınız mı
Dilara Dumruânun Tavukçu Deresi ıslah çalıÅmalarını yapan Åirketin ihmali nedeniyle öldüÄünü Ä°spanyaâda öÄrenen Ä°SKÄ° Genel Müdürü Dursun Ali Ãodur, “Å?antiyelerde güvenlik tedbirlerinin çalıÅmayı yapan firmanın sorumluluÄundadır. Tabii ki denetimler yapılıyor” dedi. MVM Ä°nÅaatâın yürüttüÄü, 2 bin 250 metre dere ıslahının yapıldıÄı projenin Mayıs 2007âde tamamlanması öngörülüyor. Ä°SKÄ°, Tavukçu Deresiânin ıslahı için yaklaÅık 82 milyon YTL harcayacak.
Mimar ve Mühendislik (MVM) Turizm ve Ticaret Ltd. Å?ti.ânin sahibi Bilal Å?ahin, AKPâye yakınlıÄıyla tanınan bir müteahhit. Bilal Å?ahin, BaÅbakan Tayyip ErdoÄan, Abdülkadir Aksu, Cemil Ãiçek, Ali CoÅkun, BaÅbakanlık MüsteÅar Vekili Prof. Dr. Ãmer Dinçer ile birlikte Birlik Vakfıânın kurucularından.
Biz uyarı koyduk ama kamyon geçince düÅmüÅ
Ä°SKÄ° yetkilileri, rögarın önceki akÅam betonunun döküldüÄünü belirterek Åunları söylediler: “Bizim edindiÄimiz bilgilere göre rögarın betonu dökülmüŠve üzerine uyarı konmuÅ. Ancak dün(önceki) akÅam saat 23.00 sıralarında bir kamyon bu kapaÄın üzerinden geçmiÅ ve kapaÄı rögarın içine düÅürmüÅ. Bu sabah(dün) olay yerine gidildiÄinde rögara bir çocuÄun düÅtüÄü söylendi. Yapılan araÅtırmada olayın maalesef gerçek olduÄu öÄrenildi. SavcılıÄın konuyla ilgili araÅtırması devam ediyor. Olayda sorumluluÄu bulunanlar bu raporla belirlenecektir.”
Özlem Hanım gerçekten çok üzücü bir durum bu, bende bu sabah ilgili gazetede bu haberi okurken ağladım..
İçim öyle çok burkulduki..
zaten son günlerde en çok yaptığım şey .. baktığım herhangi bir resimde,dinlediğim şarkıda,okuduğum haberde,geceleri yastığa kafamı her koyduğumda .. “ağlamak”
EVET AÄ?LADIM!.gülerken hep birlikte gülersin dostlarınla beraber .ama aÄlarken hep yanlız aÄlarsın.Ben SevdiÄim için her gece aÄladım.Onu bana kavuÅtursun diye. Kaç tane ArkadaÅımı kaybettim. Arkalarından Defalarca aÄladım.Sevdiklerim teker teker yok oldular.AÄladım.Hemde Her gece.Ama Bir tek kiÅi için bu kadar çok aÄladım.SevdiÄim İçin.Tekrar Tekrar.
benim bi akrabam askerde yada savaşta değil ama ben de insanım benimde vicdanım var ve bende çok üzlüyorum ben ce biz artık bi şeylerin farkına varalım mesela ben 14 yaşındatyım ve coco-cola içmiyorum çünki filistinliler benim kardeşim …
peki ya senin
ben bu yorumr yazmadan önce filistinli kardeşlerimiz
n savaş fotğraflarına baktım ve çok duygulandım ben ce müslümanların gözleri örtülmüş çünli bu aca gerçeği görememelerine başka bir neden bulamıyorum ama ben inanıyorum bir gün gözümüzü açıcaz ama gözlerimizi açıpta dışarı baktığımızda bomba sesleri duyucaz çünki filistinden sonra sıra bizde ve biz gözlerimizi açtığımızda amerika filistin işini bitirmiş şimdi bizim işimizi bitiyo olucak
= ACI AMA GERÇEK =
Ağlıyorum savaşta ölen bebekler için yakınlarını kaybeden insanlar için sokaklarda yatan tanınmaz haldeki cesetler için Ağlıyorum insanlığını onurunu vicdanını kaybedenler için ..
filistin anneler çocuklarına yolda yürüken ,
-“sağına veya soluna bak ” demiyor
-“yukarıya bak da yürü yavrum” diyor
Gazze için gözlerinden bir kaç damla yaş dökmeyip, orada katledilen mazlumlar için isyan etmeyip, İsrail’ e hak veren kalplere söylenecek en güzel sözü uzun yıllar önce şair Eşref söylemiş :
“Dilersen hoş geçirmek vaktin gayet edepsiz ol
Bırak mazlumu koş zalim için imdad lazımsa”
Aşırı duygusal ve balık burcu olarak çok ağladım.Ama en son ağladığım, pazarda alışveriş yaparken bir kız çocuğu babasından muz istiyor, adamcağız pazarcıdan 1 tane muz alıyor kızına veriyor.Pazarcınında ekmek parası, genede bir tek muzu kıza niye vermedi ki diye çok düşündüm…
ağlamaktan nefret ediyorum
herşeye ağlıyorum…
ağlayınca kendimi çok aciz ve zavallı hissediyorum daha da ağlıyorum..
dünyada bir sürü insan var acı çeken ama dimdik ayakta
ve mücadele ediyor benim gibi oturup ağlamıyor..
keşke taş gibi bir kalbim olsa da bu acıları yaşatan fanilere cezalarını verebilsem.
deseler ki bu dünyadaki acıların son bulması, dünyaya kardeşlik barış huzur gelmesi için şimdi ölmen gerek,
hiç tereddüt etmeden hayatımı almalarına izin veririm…
sadece barış isterim….
Ağlamak güzeldir..
Süzülürken yaşlar gözünden..
Sakınnn…. utanma…
Bir Dünya’ya ağlamak kadar acıttı içimi özlemek…
Bir Dünya’yı özlemek gibi titretti içimi giden…
Ben yine sana ağladım…
Çok içten ağlatılmış sözcükler, bütün özlemleri büyük harflerle seslendiriyor tüm kadınlar… Bizim için ağlamaktır gözlerin yaşıyor olması, yaşlandırmak yatıyor her birinin altında sıkıştırılmış kirpikleri…
Kirpiğine deymesin yağmuru yalnızlığın, çizilmemiş resmisin sen sonbaharın….