Macaron Tutkusu
Geçtiğimiz hafta felekten bir gün çaldım. Hala o kadar işin arasında nasıl fırsat buldum da gittim bilemesem de çok keyifli saatler geçirdim.
Macaron ilk ne zaman hayatıma girdi diye düşünürken aslında cevabı bildiğimi fark ettim. Anadolu yakasına taşınma kararı ile beraber çevrede vakit geçirilecek, alışveriş yapılacak, yerleri keşfederken tanıştığım Beyaz Fırın‘da yollarımız kesişti. Gözümde acıbadem kurabiyesinin yerini tutamasa da renkli renkli halleri her defasında cezbetti beni. Açıkçası Zinnur deneyene kadar da evde yapmak hiç aklıma gelmedi. Tabi onun yaşadıklarından sonra da pek cesaret edemedim.
Bir seyahat esnasında macaron ile tanışmasına vesile olduğum Burak, bir macaron canavarına dönüşünce her pastaneden macaron toplayıp, hangisinin daha iyi olduğu araştırmalarına bile giriştik. Bana göre Divan’ın güllüsü ve Beyaz Fırın’ın menekşelisinden daha güzeli yok. Tabi her ikisi de listede acıbadem kurabiyesinden sonra geliyor. O henüz kararını vermiş değil.
Macaron merakı iyice büyüyünce elbette kökenlerini araştırmadan olmazdı. Pierre Herme, Laduree ile tanıştım böyece.
Dedim ya içimde macaron yapmaya dair hiçbir istek yoktu. Pastalarına bayıldığım Zinnur bile zorlanıyorsa benim hiç şansım yoktu. Herşey Natalie hanım ile yaptığımız uzun sohbetin ardından değişti. Laf dönüp dolaşıp macaron yapmanın zorluklarına geldiğinde bazı püf noktalarına dikkat edilirse yapılamayacak birşey olmadığını öğrendim. Tabi herşey gibi pratik yapmak mükemmelliğe giden yolun başında geliyordu. O gün evde macaron yapmayı denemeye karar verdim.
Herşey karar vermekle olmuyor. Bir de yapacak zaman gerekiyor. Bugün yarın derken nereden baksanız bir ay geçmiş. Bu iş için aldığım malzemeler yavaş yavaş rafı başka maksatlarla terketmiş. Bu gidişe dur diyen Mutfak Sanatları Akademisinden gelen bir e-posta oldu. Le Cordon Bleu‘nun şeflerinden Jean-François Deguignet macaron yapmanın püf noktalarını anlatacakmış. İşte fırsat deyip geçen haftasonu kursa gittim. Hem keyifli dakikalar geçirdim, hem macaron yapmanın püf noktalarını öğrendim, hem de dünyanın en güler yüzlü Fransızı ile tanışmış oldum.
Eh herşey gibi macaron yapmanın püf noktalarını da sizlerle paylaşacağım. Şimdi gidip biraz daha antreman yapayım.
Acibadem kurabiyesi tarifini alsak ondan once 🙂 Ne de olsa macaron dunyanin her kosesinde var ama acibadem kurabiyesi oyle mi?.. aah ah.. Yaptigim birkac denemeyle o ozledigim lezzete yaklastim ama hala tutturamadim.
benim de en sevdiğim her zaman acıbadem kurabiyesidir. ama macaronlar da gerçekten çok cezbedici görünüyor. yine de asla deneme cesaretine eremedim. tarifini de merakla bekliyorum
merakla bekliyorum 🙂 sen bunuda becerirsin 🙂
O püf noktalarını merakla bekliyorum nitekim ilk denemem olucak 🙂
Makaronlar gerçekten çok güzel görünüyor,bende acıbadem kurabiye sever olarak yaptığım kurabiyenin acıbadem kurabiye havasına dönüşmüş olan kurabiyelerim için gelen misafirlerimin- çok güzel olmuş tıpkı acıbadem kurabiye -dediklerinde mutlu olmuştum.
Normal yoğurtlu,margarinli,şekerli,yumurtalı ve( o zamanlar daha kabartma tozu kullanılmıyordu,karbonat kullanıyorduk)karbonatlı hamurdan elde ettiğim kurabiyelerim fırın tepsisine nasıl yayılmışlardı bi görseniz,tadı süperdi.ikram etsem mi diye düşünürken hadi sun bakalım nasıl olacak dedim ve beğenildi.
Aksilikle oluşan o kurabiyeyi istesemde şimdi tutturamam,makaronları görünce ve de acıbadem sözünü duyunca anımsadım bu anımı.
sevgiler
Görgülü pastanesinin makaronlarını denediniz mi acaba? Benim şimdiye kadarki en favori makaronlarım oldular 😉 Evde yapmayacağımı bilsem de, püf noktalarını ben de merak ettim şimdi…
Sevgiler,
G.
Beyaz fırın anlatılmaz yaşanır dersem yerİdİr heralde ama ben artık avrupa yakasında bir şube istiyorum. EYY BEYAZ FIRIN DUY BENI:D
Selam Devletşah, senin de workshopta olmana sevindim keşke görüşme şansımız olsaydı, MSA da eğitim alıyorum artık haliyle nerdeyse hergün ordayım 🙂 Umarım başka workshoplarda görüşürüz, macaronlarını da heyecanla bekliyorum bu arada
rengarenk macaronlara bayılıyorum ama yapmaya cesaret edememiştim…heveslendim şimdi merakla bekliyorum tarifi
İstanbul’a bir kaç defa geldiğimde Beyaz Fırın’a uğramıştık ve dikkatimi çeken bir şeydi. Kadıköy şubesinde o lezzetin bir o kadar özensiz şekilde sergilenmesine de hiç bir anlam verememiştim. Ama tadı muhteşem!