Unutmuşum gitmiş…
Bu yazı aslında bugün okumayı bitirdiğim Turgenyev’in ”İlk Aşk” ve geçtiğimiz aylarda okuduğum Dostoyevski’nin ”Küçük Kahraman” kitapları hakkında olacaktı. Ancak, kitabın son 3 sayfasında yaşadığım şok o kadar büyük oldu ki ne yazacağım aklımdan uçup gitti.
100 sayfalık kitabı büyük heyecanla okudum. Zaman zaman da Dostoyevski’nin çağrıştırdıklarını düşündüm. Keyifle yazacağım yazıyı hayal ettim. Sondan bir kaç sayfa önce bazı satırların çizili olduğunu gördüm. Ve şoka girdiğim nokta orada oldu. Çizgilerin yanına not yazmışım. Kitabı daha önce okuduğumu anladım o satırlardan.
Nasıl oluyor da tek bir satırı hatırlamıyorum? Bugüne kadar hiç böyle birşey yaşamamıştım. İnanın bu kadar unutkan olmaya başladığımın farkında değildim.
aynı hissi bu aralar ben de çok yaşadım…şimdilerde dizileri de çekilen türk edebiyatının ünlü eserlerini kesinlikle okuduğum halde neyle ilgili olduğunu bile hatırlamıyorum ve adını hatırlayıp da konusunu hatılamadığım bir çok roman….yaşımızın getirdikleri mi bunlar acaba?? neden??
Aman Allahım!!!!!!!
Yaklaşık bir haftadır üzerine düşündüğüm ve doktora mı gitsem diye düşündüğüm mevzu!!
Unutuyorum.. Unutuyorum.. Üstüne üstlük bir de konuşma esnasında kelimeleri bile unutuyorum neredeyse.. Sohbet sırasında dinlediğim sandığım arkadaşlarımı dinlemiyormuşum…
Ne yapmalıyım :(((
Son zamanlarda unutkanlık benim de sorunum, yaşla ilgili olabilir mi yok canım o kadar da değil:))Benim kansızlık sorunum var ona yoruyorum.Son günlerde başladığım cümlenin ortasında kalıyorum ben ne söylüyordum diye bir müddet düşünüyorum.(Çünkü o sırada aklıma başka bir şey takılıyor)
Hepsi bir yana kafalarımız o kadar meşgul ki..iş ,ev hayat koşuşturmacası..
Bazen herşeyden uzak bir dağ köyünde,Heidi’nin Alplerdeki evi gibi bir evde yaşamak istiyorum.
Devletşah Hanım merhaba,
Ben bir yıllık evli yemek yapmaya meraklı bir bayanım. sizin sitenizide 6-7 aydır takip edip tariflerinizi yapmaya çalışıyorum. Bu sayede (sayenizde)eşimden artı puanlar topluyorum. 🙂 2-3 gün önce bende acemice bir yemek sitesi kurdum. Sizinde bir tatlı tarifinizi yapıp siteme yazdım. Sizden aldığımı belirttim tabii ama yinede içim pek rahat etmedi ve sizdende bir izin alayım dedim. Hem bu tatlı için hemde ileride sitenizden yapıp yazacağım muhtemel tarifler için.
Bütün o güzel yemekler için ellerinize sağlık.
http://www.misskokuluyemekler.blogspot.com
benim de en büyük sorunum bu kitapları bir güzel okuyorum okuyorum ama en sonunda unutuyorum. Çok üzücü bir durm…
Merhaba,
Son yıllarda artık unutkanlığın yaşla ilgisi kalmadı.
Hepimiz genç sayılabilecek yaşlarımıza rağmen benzer sıkıntılar yaşıyoruz. Benim kendimce bu durumda getirdiğim bir kaç açıklama var.
1- Bilgi kirliliği. Teknolojinin de gelişmesi ile birlikte eskisinden çok daha fazla bilgiye maruz kalıyor ve hafızalarımızı isteyerek ya da istemeyerek bu bilgilerle dolduruyoruz. Bu noktada en tehlikeli bulduğum araç TV.
2- Tüketim. Zaman dahil herşeyi çok hızlı tüketiyoruz. Çoğu bilgiyi başka bilgilerle ilişikilendirip kalıcı hafıza rafına koyamıyor sadece beyne gelişi güzel dolduruyoruz. Düzgün indekslenmemiş bilgiler ise bir süre sonra orda olsalar bile erişilmez oluyorlar. Tıpkı büyük kitaplıklarda indekslenip kartlanmadığı için kaybolan kitaplar gibi. Belki orda duruyor ama siz onu bulamıyorsunuz. İşin kötüsü bu durumda bir de fazladan yer kaplıyor 🙂
3- Manyetik ve radyoaktif kirlilik. Özellikle cep telefonlarının yaygınlaşması ile başlayan ciddi bir manyetik ve radyoaktif kirlilik yaşanıyor. cep telefonları, bilgisayarlar, baz istasyonları vs vs..
Hergün onlarcası yayınlanan cep telefonlarının zararları konusundaki araştırmaların buz dağının sadece görünen kısmı olduğuna ve önümüzdeki yıllarda sadece cep telefonları yüzünden bile yaygın olarak ciddi sağlık problemleri yaşanacağına inanıyorum.
Çok mu karamsar oldu 🙂 Kusura bakmayın kimsenin içini karartmak değildi derdim ama bu konularda bilinçlenmezsek çok daha kötü sonuçlar doğabileceğini anlamız gerektiğini düşünüyorum.
Sevgilerimle,
Meriç Rodoplu
Merhaba Devletşah,
Birkaç yorum bıraktımsa da, sitenizi keşfedeli bir ay kadar oluyor. Portakal ağacı’nda yazarın okuduğu linklere bakarken… Çok beğendim, hergün bakıyorum şimdi; bazen müzik dinliyorum. Başarılarınızın devamını diliyorum.
Konuya gelince, okuduklarımı ben de unutuyorum. Yaşım sizlerden ileridir, sanırım. Halikarnas Balıkçısı’nı okumak istedim, önceki gün. ‘Ötelerin Çocukları’nı aldım elime, ilk kez okur gibi oldum. Daha önce okumuşum,dedim;altı çizili satırları görünce. Gülümsedim.
Sevgili Devletşah,
Ben de geçmişte yolda gordugum bir arkadaşımın ilkokul arkadaşım olmasını soylemesi, ama benim onun hakkında hiçbirşey hatırlamamamla başladı. Ardından beni arayanları, aramam gerekenleri ve önemli anıları unutmam ile doktora gittim. Doktor fiziksel bir bilgi bulamayınca işin ruhsal:) olabilecegini dusunup bana psikolojik unutkanlıklarda beyin fonksiyonlarına yardımcı bir hap verip her sabah ac karnına bunu içmemi istedi. Düşünsene unutkanlık rahatsızlığı olan birine periyodik ilaç ne denli etkili olabilir! Sabahları ilacı da unutmaya başlayınca tam kahvaltı masasının yanındaki buzdolabının üzerine ”dont forget” yazan bir magnet aldım. Bir sabah uyanıp da magneti gorup ben neyi unutmayacaktım diye düşünüp konudan tamamen uzaklaşmaya ve kendimi rahat bırakmaya karar verdim:) Bir süre sonra normale döndüm ama. Dönemseldir bence Devletşahcığım, ama için rahat etsin istersen de bir doktora görün istersen.
Manyetik alanın etkisi.
Beynimizin belli bölgeleri aşırı aktifleşiyorken diğer yarımkürede merkezler bundan etkileniyor.
Şiir ve hikaye yazarı olduğumdan defalarca denedim, bilgisayar başında lirik akışım bozuluyor. Düz yazı yazarken de, kağıtta yazdığım kelime zenginliğini bulamıyorum. Bu nedenle elle kalemle yazıyorum ve bilgisayara aktarıyorum.
Manyetik alanın etkilerinden kurtulmak için çeşitli cihazlar var. Ancak en basiti bir ametist kristal kullanmak. Son zamanlarda yoga, reiki gibi akımların kullandığı kristaller aslında teknoloji tarihinde sürekli rezonans ve piezo elektrik etkileri ile kullanıldı.
Yani bilgisayar yanına ametist kristal koymak bir hurafe değil. Aksine müthiş basit bir fen bilgisi içeriyor. İlk radyo yapılırken radyo dalgalarını yakalamak için Quartz kristal kullanılıyor.
Hepimizin bu manyetik kirlilikle başa çıkmak için hem evlerimizde hem işyerlerimizde ametist kullanmamız çok önemli bir çaredir.
Ayrıca 3 -4 ayda bir okyanus tuzu içeren suda 5-6 saat bekletilerek elektrik yükleri temizlenmelidir.
Ah bir de yabancı dil öğreniyorsanız yeni bir merkez oluştuğundan hafızanızda anlık kesintiler olabilir.
Bir de o kitabı okurken unutmak istediğiniz bir hayat dönemi yaşadıysanız, hem o dönem, hem dönemi hatırlatan tüm uyaranlar unutulur. Bu psikolojik bir savunma mekanizmasıdır.
Merhaba Devletşah,
Unutkanlık sorunu bende de mevcut. Hele son üç yılda tavana vurmuş vaziyette. Unutma diye notlar alıyorum, ama neyi unutmayacağımı unutuyorum 🙂 . Okuduğum kitaplar için kendime bir ajanda yaptım. Liseden beri okuduğum kitapların adını, yazarını, kaç sayfa olduğunu, nerden aldığımı, ne kadar zamanda okuduğumu ve bir iki sayfa şeklinde özetini yazarım. Böylece yıllar geçsede neleri okuduğumu ara sıra defteri karıştırarak görürüm.
bu konuda uzun uzun yazmaya gerek yok. ama şunuda unutmuyalım arkadaşlar unutmunanın yaşla da alakası yok.