Tek kelimeyle 2010 yılını anlat deseniz “seyahat” çıkardı ağzımdan. 2010 yılında neredeyse her ay bir yerlerdeydim. Hatta abartmıyorum bazen bir haftayı üç ayrı şehirde, iki ayrı kıtada geçirdiğim oldu. Şikayetçi miydim? Elbette hayır. Yine olsa yine giderim. 2010 yılında Afrika tutkusu sardı beni… Önce dünya kupası için gittiğim Güney Afrika, ardından da eşimin sürprizi ile […]DEVAMI

Kendimi mango açıldığından bu yana hiç böyle çaresiz hissetmemiştim. Bütün çocukluğum ve üniversite yıllarım zayıflığım nedeniyle 2 beden büyük kıyafetlerle geçti diyebilirim. Kotlarımın içine en kalınından kilotlu çoraplar giyerdim ki olmaya biraz daha yakın dursunlar. Deneyip deneyip üzerime büyük gelen şeyler yüzünden alışverişten nefret eder olmuştum. Ne zaman Mango açıldı, bu dertlerime de son nokta […]DEVAMI

Hamilelikte insan garip bir şekilde güzelliğine dah adüşkün hale geliyor. Büyüyen göbeğin, dengesizleşen vücudun bir ekisi olsa gerek. Saçım nasıl görünüyor, yanaklarım tombikleşmiş mi, bu ben yeni mi çıkmış gibi soruların ardı arkası kesilmiyor. Bir sık sık hamilelikten sonraki kısım düşünülmeye başlanıyor. ‘Bu göbek büyüyor da lastikten değil ya eski haline dönsün kesin sarkar’ gibi […]DEVAMI

O kadar çok kişiden bir seferde oturup seyretme isteği geldi ki dayanamayıp belgeselin tek bölümlük bir versiyonunu hazırladık. Kahvenizi, çayınızı elinize alıp, bu soğuk günlerde içinizi ısıtacağımızı görüntülerle başbaşa bırakıyorum sizi.DEVAMI

Gece bacağımı kesiyorlarmışcasına acı içinde bağırarak uyandım. Eşim de benim çığlıklarım nedeniyle yerinden fırladı. Yatağın yanındaki abajurlar benim hareketlerimle devrilirken yatak odasında tam bir kaos vardı diyebilirim. Ne olduğunu anlamaya çalışan eşime sağ bacağıma kramp girdiğini bile anlatamayacak kadar acı içindeydim. Sonunda ne olduğunu anlayarak bacağımı tutup ayak parmaklarımı sıkıca itmeye başladı. Yaklaşık 2 dakika […]DEVAMI